Kürt Açılımı

Kürt?/Türk?
Sorununun Geleceği
Aydın Nurhan
Büyükelçi (e)
Mart 2025
Cumhurbaşkanının onayı, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan’ın olumlu açılımları ile toplumumuzda büyük bir heyecan, pembe umutlar çiçek açtı. Nasıl açmasın ki?
Sorun neydi?
Batı siyaset felsefesi doğrultusunda her etnisiteye bir ulus devlet ideolojisi neticesinde, Osmanlı parçalanması sonucu 40 civarında devlet doğdu. Kalan Cumhuriyet’i Türk ve Kürt dayanışması kurdu. Gayrı-müslimler ”azınlık” olarak tanımlandı. Azınlıklar gidince Türk Kürt kimlikleri sivrilmeye başladı, Sevr Sendromu’nu üzerinden atamayan Devlet Kürt kimliğini baskılamaya, asimile etmeye çalıştı, PKK doğdu ve 40 yıl heba oldu.
Profesyonel askerlik öncesi gecekondu karakollara gönderilen tecrübesiz Mehmetcikler, kınalı kuzularımız, avcısını bekleyen av gibi sahipsiz bırakıldılar.
Gelelim günümüze..
Kalekollar…
İHAlar…
Sihalar…
Profesyonel askerlerimiz, Özel Polis timlerimiz..
MİT operasyon timleri..
Tersine dönen avlanma.
Türkiye’nin güçlenmesi, Türkiye Kürt’ünün dik kafalı olması, PKK’nın söz dinlememesi nedeniyle Türkiye’yi bölme projesini ”şimdilik erteleyip” Arap Kürtlerine yönelen ABD.
ABD’nin kendilerini terkedip Arap Kürtlerine yönelmesi ile ana kucağına dönme zamanının geldiğini idrak eden PKK’nın barış isteği.
PKK üzerindeki ezici konumunun özgüveni ile rahat davranan Devlet, onun doğrultusunda açılım yapan Devlet Bahçeli.
21. Yüzyılda koşulların değiştiğini isabetle gören Abdullah Öcalan.
Öcalan’ın silah bırakma çağırısına olumlu yanıt veren Kandil.
Kandil’in ardından YPG!
Ve yarınlar…
DEM Parti..
PKK dağ kadrosunun esaretinden kurtulacak, kendi demokratik iradesiyle, bu milletin birliği için özgürce siyaset yapabilecek. DEM Milletvekillerinin gözleri pırıl pırıl. Hepsi rahatladı. Türk Milletinin Partisi olmaya hazırlar.
Bu millet barışçı, bir etnisitenin çıkarını değil, tüm Türk milletinin sorunlarının partisi olacak DEM Parti’yi, adını bile değiştirmeden bağrına basar.
Sorun..
1. Irak ve Suriye
Irak’ta Kürdistan kuruldu. Cin şişeden çıktı. Uygun zamana oynuyor. Kendimizi kandırmayalım. Gerçekçi davranış, şu anda olduğu gibi onu Türkiye’ye bağımlı kılmak, bunu geliştirmek, müttefikimiz yapmak. Suriye’de Kürt nüfus az, ülke toprağının üçte birine talip olmanın mantığı yok. ABD amacı Irak ve Suriye Kürtlerinin ortak devlet kurması. Suriye Kürtlerinin bağımsızlık talebini Türkiye askeri güç ve diplomasi kullanarak engelleyebilir. Zor, ama imkansız değil. Zira Suriye’de yeterli Kürt nüfus yok. ABD gerçekleri gördü, YPG’yi ”şimdilik kaydıyla” Şara ile anlaştırdı.
2. Silahların akibeti
Uzun, meşakkatli, teknik bir süreç, ama belirli bir planlama ile hallolur. Yeter ki PKK kuklacılar tarafından kandırılıp, baskılanıp, silahlar YPG’ye devredilmesin.
3. Çetrefilli sorun
Avrupa’daki Kürt milliyetçileri. Batı dünyasındaki rahatı yerinde Ermeniler gibi onları da  durdurmak imkansıza yakın. FETÖ serveti gibi, PKK için toplanan milyarlarca doların akibeti de onlara bağlı. Uyuşturucu ticareti, yabancı istihbarat servislerinin stratejilerine bağlı olarak devam edebilir, veya sonlanabilir. Çözüm Türkiye’nin dünya güçleri arasına girmesini bekleyecektir.
4. Af
Keza teknik sorunlarla dolu bir süreç. Duygusal tepkilerin son derece hassas yaklaşımlarla yönetilmesi gerekecek. PKK liderlerinin durumları diplomatik ve hukuki çözümler gerektirecektir.
5. Anayasa
Modern anayasalar burjuva sosyal kontratına dayanır. Devşirme kitabımda da yazdığım gibi, henüz köylülükten burjuvalaşmaya lumpen geçiş sürecinde birbirinden nefretle ayrışmış bir toplumdan ideal bir anayasa beklemek için vakit erken. Yine de özgürlükler alanında gerçekçi iyileştirmeler için konsensus aranabilir.
6. Öcalan’ın durumu
Abdullah Öcalan seksen yaşına yaklaştı. Cezaevinde ölmesi sorunlu olabilir. Ev hapsine alınması düşünülmelidir. Bu kez de kaçması değil, korunması için çok sıkı güvenlik tedbirleri gerekecektir.
7. Kürt nüfus trendi
İstatistiklere göre Kürt nüfus Türk nüfusundan daha hızlı artıyor. Uzun vadede Kürt nüfusun Türk nüfusu geçmesi mümkündür. PKK yöneticileri feraset sahibi ise, bu stratejik gelecek tek başına PKK’nın silahlı mücadeleyi bırakması için yeterli sebeptir.
8. Erdoğan’ın durumu
Sevelim, sevmeyelim, Erdoğan siyaset tarihine adını ”devrimci” olarak yazdırmış bir lider. Devrimlerini Türk-Kürt birliğinin mimarlığıyla taçlandırmak istemesi doğaldır. Bunun için siyasi kariyerini ortaya sürmesi de keza ondan beklenecek bir davranıştır.
9. Türk Silahlı Kuvvetleri
Önce minnet, şükran. Asker milletin asil, muzaffer evlatları. Sonra.. ABD’nin ”unintended consequences” yani amaçlanmayan sonuçlar dediği netice PKK mücadelemizde yaşandı. Yüz yıl savaşmayan bir ordu uyuşur, çözülür. ABD PKK ile ordumuza antrenman yaptırdı, onu boş bırakmadı, dünyanın en dinamik, en etkin güçlerinden biri haline getirdi. Barışdan sonra TSK’nın uyanık tutulması ve siyasete bulaşmayıp kendi işine bakması için gerekli çalışmalara da başlanması gerekecektir.
10. İsrail
İsrail PKK’nın silah bırakmasını tehdit olarak gördüğüne göre, bu oyunu çeşitli taktiklerle sürdürmek isteyecektir. ABD PKK’nın Türkiye içinde bittiğinin idrakiyle bu işi Suriye’ye taşıdı. İsrail’in baskısıyla bu politikayı sürdürmek isteyecekdi. Ama Suriye’de yeterli Kürt nüfus olmadığı için stratejik başarı mümkün değildi. ABD bu gerçek karşısında SDG’ye Şara ile anlaşma talimatı verdi. Tabii Türkiye ile koordinasyon içinde. Nötr bir Suriye için Türk-ABD-İsrail uzlaşması mümkün olabilir. Tabii İsrail’in genişleme planları ve Sn. Fidan’ın ikazındaki ”bölge ülkelerini güçsüz tutma” oyunları dizginlenebilirse.
11. ABD
Trump önceliğinin Pasifik olduğu açık. O strateji kapsamında İsrail’e ”ver kurtul” ve Orta Doğu bataklığını bir an evvel terk etme hesabına girdi. Türkiye bu stratejiyi görerek hassas diplomasi ve sert güç planları yapmalıdır, başarı şansı planlarının mükemmelliğine bağlı olacaktır.
12. Din
Klasik tanımıyla milletleri millet yapan etkin zamklardan biri ”din”dir. Bu klasik tanım tarım/köy toplumları için oldukça geçerlidir. Özellikle 1980 öncesi köylü Türkiye’si için fazlasıyla geçerli idi. Devşirme kitabımda da (www.aydinnurhan.com) vurguladığım gibi, köyün ”din ve gelenek” ağırlıklı değerleri şehre inince hızla etkinliklerini kaybetmekte. Özellikle milli birlik için kentsoylu Kürt ve Türk gençleri için dinin zamk görevine fazla bel bağlamak yanıltıcı olacaktır, bu gelişmeyi ciddiye alıp birliğimiz için güncel değerler aranmalıdır.
13. İran
İran sünni dünyayı şiileştirip kendisi için bir nüfuz alanı yaratmak istiyor. Dünya gerçekleri ile bağdaşmayan, dogmaya bağlı bu ısrarlı stratejinin başarı şansı yoktur. Bu gerçeği idrak ederse Çin’e kadar Türk dünyasının etkin parçası olabilir, yalnızlıktan kurtulur, kendisine sıcak bir aile bulmuş olur. Bu haliyle PKK vb. vekillerle başarı imkanı yoktur, boşuna kaynak ve insan ziyanına uğramaktadır.
14. CHP
CHP’nin Kürt politikası ikilemler içinde geçmiştir. Tek parti devrinde ezici, asimilasyoncu, 1968li dönemde ”halklar” söylemi, 2000li yıllarda tekrar karşıtlık, CHP Başkanının Doğu’ya gidememesi, daha sonra Belediye ve Başkanlık seçimlerinde tekrar DEM ile uzlaşı, ve nihayet Bahçeli açılımında kafa karışıklığı, şaşkınlık. Gerçekte ana muhalefet partisine en az iktidar partisi kadar ağır bir sorumluluk ve yük getiriyor yeni süreç. Acaba bu sorumluluğu yüklenmeye hazır liderlik var mıdır ana muhalefette?
15. Ve nihayet TBMM
CHP ve DEM Partinin haklı olarak vurguladıkları gibi çözüm odağı TBMM ve Anayasal düzenlemeler olacaktır. Vatanını seven tüm siyasetçilerimiz samimiyetle çaba gösterirse aydınlık yarınlar bizi bekliyor. Millet olarak hayırlı, iyi niyetli çabalara destek olmak da bizim görevimiz.